Zayıf görünümlü Hwasan, ön saflarda savaşan bir adam gibi görünmüyordu. Bunun yerine, olağanüstü karakteri nedeniyle memurluk sınavını iki kez geçen, çeşitli krallar ve yetkililerle olan yakın bağlantıları nedeniyle de saygı gören parlak bir adamdır. Ancak, kendisi HwaSan mezhebinin tek halefidir. Genellikle odasında kalıp kitap okur,nadiren de bahçeyi temizler veya hafif egzersizler yapar. Bir gece, HwaSan mezhebi için bir çatışmaya girerek herkesi şok edip ve ön saflarda savaşır. Bu olayda, HwaSan tarikatının bulunduğu dağlık bölge yerle bir olur. Bir grup sahte usta tüm öğrencileri ve hatta gençleri katleder. Buna karşılık Hwasan, onları devirmek ve HwaSan mezhebinin müritlerini korumak için harika savaş becerileri ortaya koyar. Hwasan, saldırının arkasındaki beyni ve amacının ne olduğunu öğrenmek için yıllarca sakladığı kimliğini dünyaya açıkladıktan sonra, yüksek rütbeli yetkililer ve büyük güçler birbirlerine girmeye başlar ve Hwasan mezhebinin önünde diz çökerler.

Üç Krallığın Generali Kongming, tüm hayatı boyunca mücadele etmiş, kendisini olduğu gibi başarılı bir stratejist yapan sayısız savaşla yüzleşmişti. Bu yüzden ölüm döşeğinde, yalnızca barışçıl bir dünyada yeniden doğmayı diledi ve doğrudan günümüzün parti merkezi Tokyo’ya gönderildi! Kongming gibi parlak bir stratejist bile çılgın ritimlere ve hatta daha çılgın kulüp insanlarına uyum sağlayabilir mi?

Seri, Oda Nobunaga’nın yaşamını gençlerine, kardeşi Nobuyuki’ye karşı bir savaşçı olarak geçirdiği estetik ve cesaretle uyarlayan tarihi bir dramadır.

Lise ikinci sınıf öğrencisi olan Yatora Yaguchi, normal hayatından artık bıkmıştır. Güzelce çalışıp arkadaşlarıyla oyunlar oynasa da aslında bunlardan hiç hoşlanmıyordur. Kendi standartlarına bağlı kaldığından, bir şeyleri özgün şekilde yapanları içten içe kıskanıyor.
Ta ki çizimin zevkini tattığı ana kadar. Yatora, Sanat Kulübü’nün bir üyesinin yaptığı tabloyu gördüğünde, kullanılan renklere bayılmıştır. Bir sanat alıştırmasında, sözlerini dilden ziyade resim yoluyla aktarmaya çalışır. Bu alıştırmadan sonra, Yatora kendini sanata kaptırmış ve hayatının her anında yapmak istediği şeyin bu olduğunu düşünmüştür. Ancak önünde birçok engel vardır: ebeveynlerinin bu seçimler karşısında tereddütte oluşu, daha deneyimli olan yaşıtları ve yeni başladığı hâlde derin bir konuyu inceleyecek olması.

Kinji, çalışma etiğinden yoksun, kendi “modern” hayatını bomboş geçiren biridir. Bir gün kendisini bir başka evrene taşınmış bulur. Ancak bu evren, kolları açık onu bekleyen kahramanlarla dolu bir fantastik dünya değildir. Kendisini korkunç bir işte bulur! Şimdi, şeytani bir maden şirketinde çalışırken Kinji, “sıkı çalışmak” ne demek, bunu anlayacaktır.